Ahmet Kurt: Enerji, üreticiye pes dedirtti
İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları
Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) Başkanı Ahmet Kurt, enerji fiyatlarının
üretimi vurduğunu, üreticiye pes dedirttiğini söyledi.
Bakanlara
seslendi
“Ocak ayı Elektrik enerji bedelleri
iş yeri kira giderlerimizin 2-3 katına çıktı. Personel masraflarımızın ise
dörtte birine erişti.” diyen Ahmet Kurt, sanayicinin, üreticinin işinin de,
moralinin de çok kötü olduğunu belirtti.
İÇASİFED Genel Başkanı Ahmet Kurt, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a seslenerek şunları ifade etti:
Çarpıcı örnekler
“Cumhurbaşkanımızın üretim hedefinden çıktık mı? Üretim yapmamızı istemiyor musunuz? 30 İşçi çalıştıran bir işletmeye gelen Ocak ayı elektrik tüketim bedeli 43.390 TL. Bu da yetmezmiş gibi; “Tüketim bedelleri arttı, güvence bedellerinin de artırılması gerekir” diyen enerji dağıtım firması, “37.000 TL güvence bedelini de nakit olarak yatır” diyor. Yani 30 kişi çalıştıran bir üretim tesisi Ocak ayında 83.500 TL Elektrik faturası ödeyecek Henüz bunun içinde doğalgaz da yok.
Çok iyimser tahminle aylık 10.000 TL maliyetle işçi çalıştıran bir işletmenin personel masrafının üçte biri kadar kira ve enerji maliyeti olacak.”
Durum daha da kötüleşir
Bu ayıba, üretime vurulmaya çalışan darbeye dur denilmesi gerektiğini, aksi takdirde kötüleşen ekonominin daha da kötüye gideceğini kaydeden İÇASİFED Genel Başkanı Ahmet Kurt şöyle devam etti:
“Bir ülkenin Enerji yönetiminde bir sistem, düzen, standart olmaz mı? EPDK var, dağıtım firmaları var ama genelde eşit bir uygulama yok.
Enerji politikalarındaki yanlışlığı üreticinin sırtına yüklemek doğru değil. Sanki Murphy Kanunları işlemeye başladı. Bir hata çıkınca arkasına hemen diğeri yetişiyor. Sorumlu olması gerekenler ise habersizmiş gibi davranıyor. Cumhurbaşkanımızın bu konudaki hassasiyetlerini biliyoruz. Kurumların bu hassasiyetleri dikkate almasını bekliyoruz.
Bize onlarca medya mensubu gelip soru soruyor. Devletimiz en iyisini bilir diyerek olumsuz konuşmamaya dikkat ediyoruz. Zülfüyâre dokunmak istemiyoruz. Bakanlık yetkilileri eminim ki, ‘Biz hepsini biliyoruz’ diyordur ama bilmedikleri bir şey var; o da bizim acımız, ıstırabımız, sabrımız. Yanımızda olunuz, bize moral veriniz. Bunu yapmak parayla değil.
Üretimi baltalayan hatta çoğu yerde durduran hatalardan bir an önce dönülmelidir.”